113/ FELAK SÛRESİ

RAHMÂN , RAHÎM ALLAH ADINA

1) De ki: ‘Sığınırım yükselen şafağın Rabbine,
NOT:1) Felak = ‘Şafağın aydınlığı’ veya ‘yükselen şafak’ terimi, çoğunlukla mecazî olarak, ‘bir belirsizlik döneminden sonra hakikatin ortaya çıkışı’nı anlatır.
‘Yükselen şafağın Rabbi’ adlandırılması; Allah’ın, hakikatin her şekildeki idrakinin kaynağı olduğuna ve bir kimsenin O’na ‘sığınması’nın hakikatin ardında koşmak ile eş anlamlı olduğuna işaret eder.
2)O’nun yarattıklarının şerrinden,
3) ve bastıran zifirî karanlığın şerrinden,
NOT:2) Yani, ümitsizliğin karanlığından veya ölümün yaklaşmasından.
4) karanlık işlere düşkün tüm insanların şerrinden,
NOT:3) karanlık işlere düşkün = düğümlere üfleyenler
Klâsik Arapça’da bütün esrarengiz uğraşıları tanımlamak için kullanılan deyimsel bir ifade.Zamahşerî ve Râzî’ nin işaret ettikleri gibi, burada , esrarengiz uğraşılarla uğraşanlar ile mutlaka ‘kadın’ların kasdedildiğini göstermez, fakat genel olarak ‘insanoğlu’nu ifade eder.
Müminin, bu tür uygulamalardan ‘Allah’a sığınma’sının emredilmesinin nedeni;- Zemahşerî’ye göre – bu tür uğraşların günah olduğu ve bununla uğraşanlar için, zihinsel bir tehlike taşımasında yatmaktadır.
5) ve kıskançlık duyduğunda, kıskancın şerrinden.’
NOT:4) Yani, başka bir kimsenin kıskançlığının, kişinin hayatı üzerinde doğurabileceği- moral ve sosyal- etkilerden ve kişinin kendisinin kıskançlık şerrine kapılmasından.
Halife Ömer b. Abdülaziz ‘in ( fazilet ve dürüstlüğü nedeniyle 2. Ömer olarak anılır) sözü: ‘Başkasını kıskanandan daha mazlûm görünen bir zâlim düşünemiyorum.’